Annem Susan Sontag yaşadığı gibi
Öldü. Onca ıstırap çektikten sonra bile
-ki çok ıstırap çekti- Ölümle asla
uzlaşmadı. Annem hayatı seven bir
kadındı ve gerek hayat deneyimine
duyduğu iştah, gerekse bir yazar olarak
başaracaklarına bağladığı umutlar,
bedeni yaşlandıkça artmıştı. Onun,
bu dünyada var olma biçimini
betimlemek için tek bir sözcük seçmek
zorunda kalsaydım eğer, bu sözcük
arzulu olurdu: Görmek, yapmak,
denemek ve bilmek istemediği hiçbir
şey yoktu. Nitekim, hayatını bir kütüphaneyi doldurur ya da özlemlerini cisimleştirircesine yaşadı; günlüğüne
düştüğü bir nota göre, kendini hep
ebedi öğrenci saymıştı. Sonsuzluğun,
hiçliğin içine çekilmeyi asla İstemezdi.
Diyeceğim, o, kendi deyişiyle, sadece
var olmayı tasavvur edebiliyordu.
Hayatı uzatmak, yaşamaya devam
etmek: Bu, belki de, onun
ölme biçimiydi...
- Barkod
- 9786051030241
- Basım 2008
- 144 sayfa
- 13,5x21 cm
- İthal Kağıt
- Karton Kapak