Geleneğe göre, idam edileceklerin başına darağacına çıkmadan önce kara bezden torba geçiriliyordu. Spies başına torba geçirilmeden önce şöyle dedi:
Sessizliğimizin bugün boğduğunuz seslerden daha güçlü olacağı gün de gelecektir.
İpi boynuna geçirilen Fisher:
Yaşasın işçiler! diye bağırdı.
Parsonsun son sözü de şu oldu:
Halkın sesi kendini duyursun.
Gerçekten de öyle oldu. Zaman içinde, Amerikalı işçi önderleri asılırken sağlanan sessizliğin, o gün boğulan seslerden çok daha güçlü olduğu görüldü. Parsonsun dediği gibi halkın sesi kendini duyurdu ve idamlardan sonraki yıllarda 1 Mayıs tüm dünyada işçilerin örgütlü bir biçimde ortaya koyduğu eylemlerle yaşanmaya başladı.
Kimi 1 Mayıslar bazı ülkelerde şiddetle, terörle bastırılmak, işçi sınıfı yıldırılmak istendi.
Örneğin Fransada 1906nın 1 Mayısında bin işçi öldürüldü. Almanyada 1929un 1 Mayısında 33 kişi can verdi. 20nci yüzyılda, dünyanın birçok ülkesinde 1 Mayıslar toplu eylemler ve toplu katliamlar şeklinde kendini gösterdi.
Bu kitap, Türkiye içi sınıfının savaşımının ve sosyal gelişiminin 1 Mayıslar üzerindeki izdüşümünü vermekle kalmıyor, 34 kişinin öldürülmesi ve yüzlerce kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan 1977nin 1 Mayısı için belge niteliğinde veriler sunuyor.
1 Mayıs 1977nin, Türkiye İşçi Sınıfı ve Türkiye Devrimci Gençlik Hareketleri açısından dönüm noktası niteliğinde bir tarih olduğu bu kitapla daha açık bir şekilde ortaya çıkacaktır.
(Tanıtım Bülteninden)
- Barkod
- 9789757891932
- Türkçe
- 328 s.
- 2. Hamur
- Ciltsiz